sarkianaliz.com

AFRA - MAZİDEN ŞARKI SÖZLERİ

Maziden

Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden

Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah

Maziden

Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden

Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah

Kendimeyim kendi kendimeyim

Bu belki şifa belki zehir hala belli değil

Kaderim ninni değil salladı uyutmadı

Çok uykusuz kaldım ama hiçbiri bu denli değil

Belli değil sanki ellideyim bu yaşımda

O kadar çok yol yürüdüm bu kadar çok eğri değil

Madem senle değil

Çocuk olmasam da bir hayali daha kuma gömerim

Mevzu değil

Maziden

Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden

Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah

Maziden

Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden

Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah

Hiç kimse unutmaz ömürde en çok sevilmişi

Yoksun madem uyandırma gömülmüşü

Hangi kurşun yaralar bin parçaya bölünmüşü

Her yanım kül olmuş bi de ateşini dert edinmişim

Dümdüz sevilmek için fazlasıyla yokuşmuşum

Maziden bir şarkı çal napiyim buna alışmışım ah

Beni unuttuğunu unutmuşum

Maziden

Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden

Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah

Maziden

Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden

Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah

1. İlk Kıta:

"Maziden / Bi sivri acı peydah olur bak ciğerimin köşesinde maziden / Bu en derin yaram o da tek sevdiğim adam ah"
İlk kıta, "maziden" (geçmişten) gelen bir acıyı anlatıyor. Şarkının ana teması, geçmişin izlerini ve bu izlerin kalpte yarattığı acıyı işlemektedir. "Sivri acı" ifadesi, bu acının keskin ve derin olduğunu vurgular. Ayrıca, "tek sevdiğim adam" ifadesi, geçmişteki bir ilişkiye dair güçlü bir bağa işaret ediyor, bu kişi hala şarkıcının ruhunda derin bir yara bırakmıştır.

2. İkinci Kıta:

"Kendimeyim kendi kendimeyim / Bu belki şifa belki zehir hala belli değil / Kaderim ninni değil salladı uyutmadı / Çok uykusuz kaldım ama hiçbiri bu denli değil"
Şarkıcı, yalnızlık ve içsel bir mücadele yaşadığını ifade ediyor. Kendine dönüp kendi içsel dünyasında mücadele etmek, bazen şifa bazen de zehir gibi hissettiren bir durumdur. "Kaderim ninni değil" diyerek, hayatın rahatlatıcı ve huzur veren değil, zorlu ve uykusuz geçen bir yolculuk olduğunu belirtiyor. Bu içsel savaşı, yaşadığı derin acı ile paralel olarak sürdürdüğünü ima eder.

3. Üçüncü Kıta:

"Belli değil sanki ellideyim bu yaşımda / O kadar çok yol yürüdüm bu kadar çok eğri değil"
Burada, şarkıcı yaşadığı zorluklara rağmen olgunlaşmış, çok yol almış ama hâlâ bazı şeylerin netleşmediği bir noktada olduğunu vurgular. "Elli" yaşına gelmiş gibi hissediyor, ama yaşadığı tecrübelerle olgunlaşsa da, "eğri" olmayan bir yol değil. Geçmişin etkisiyle bir tür belirsizlik hissediyor.

4. Dördüncü Kıta:

"Madem senle değil / Çocuk olmasam da bir hayali daha kuma gömerim / Mevzu değil"
Bu dizede, geçmişin bir hayalini daha geride bırakmaya çalıştığını anlatıyor. "Senle değil" ifadesi, ilişkisinin sonlandığını ve bundan sonra geçmişin bir yük olmaması gerektiğini belirtiyor. Bu, aynı zamanda şarkıcının gelişim ve olgunlaşma sürecine işaret eder.

5. Beşinci Kıta:

"Hiç kimse unutmaz ömürde en çok sevilmişi / Yoksun madem uyandırma gömülmüşü / Hangi kurşun yaralar bin parçaya bölünmüşü"
Şarkıcı, geçmişteki sevgilisinin önemini vurguluyor; çünkü "en çok sevilmiş" unutulmaz. Ayrıca, bu kaybın etkilerinin "kurşun yarası" gibi olduğunu ve ruhunun "bin parçaya bölündüğünü" anlatıyor. "Gömülmüşü uyandırma" diyerek, bu acının geçmişte kalması gerektiğini belirtiyor.

6. Altıncı Kıta:

"Her yanım kül olmuş bi de ateşini dert edinmişim / Dümdüz sevilmek için fazlasıyla yokuşmuşum"
Şarkıcının geçmişten kalan etkileri, içsel bir yangın gibi ruhunu sarmıştır. "Ateşini dert edinmek" ifadesi, bu acıyı taşımanın ve hatırlamanın zorlayıcı olduğunu vurgular. "Dümdüz sevilmek için" ifadesi ise, belki de daha basit ve rahat bir sevgi arzusunun altını çizer.

7. Yedinci Kıta:

"Maziden bir şarkı çal napiyim buna alışmışım ah / Beni unuttuğunu unutmuşum"
Şarkıcı, geçmişin hatıralarına alıştığını ve artık bu acıyı taşımanın bir parçası haline geldiğini kabul eder. "Beni unuttuğunu unutmuşum" ifadesi, geçmişin unutulmaz bir gerçeği olduğunu ve bazen unutmayı unuttuğumuzu gösterir.

Genel Değerlendirme:

Afra'nın "Maziden" şarkısı, geçmişin acılarını, kayıplarını ve hatıralarını derinlemesine işleyen bir parça. Şarkının ana teması, geçmişle barışma ve onu içsel bir şekilde taşıma mücadelesidir. Şarkı boyunca kullanılan metaforlar ve ifadeler, duygusal yoğunluğu yansıtır. Acı, kayıp ve unutulma temaları ön plana çıkarken, şarkıcının geçmişten gelen izlerle yaşama devam etmeye çalıştığı vurgulanıyor. "Maziden" kelimesi sürekli olarak, geçmişin yarattığı etkilerin şarkıcı üzerinde ne kadar kalıcı olduğunu anlatan bir simge olarak kullanılıyor.

NEBİ DEMİR - İKİMİZ DE BİLEMEDİK ŞARKI SÖZLERİ

İkimiz de bilemedik kıymetini

Aşk seni de beni de terk ediyor

Üzgünüm öpemedim ellerini

Sıkıca tutun yüreğim gidiyor

Acıması insafı yok kaderin

Aşkı oyuncak zannediyor

Sen değilsin ömrümü cehennemde dağlayan

Sen değilsin gördüğüm bir sözle aşk ağlayan

Değişmez değil ama perperişan hayallerim

Geçecek elbet aşkla serbi hayal saatlerim

Hüsranım güzel ama çok fazla bu zevallerim

Çektiğim intikam olsun

Can özüm öpmek ister o mübarek ellerini

Arşivlerden aradım kayıp resimlerini

Yazacaklar alnıma aşkın isimlerini

Çıkartan perişan olsun

İkimiz de bilemedik kıymetini

Aşk seni de beni de terk ediyor

Üzgünüm öpemedim ellerini

Sıkıca tutun yüreğim gidiyor

Acıması insafı yok kaderin

Aşkı oyuncak zannediyor

Yazar: Serdar Ortaç

Yayın Tarihi: 28 Şubat 2025

1. İlk Kıta:

"İkimiz de bilemedik kıymetini
Aşk seni de beni de terk ediyor
Üzgünüm öpemedim ellerini
Sıkıca tutun yüreğim gidiyor
Acıması insafı yok kaderin
Aşkı oyuncak zannediyor"

Analiz:

Tema: İlk kıta, kaybedilen bir ilişkinin pişmanlık ve acı içinde geçiyor. Şarkının söyleyeni, ilişkinin değerini zamanında bilemediğini ve aşkın onları terk ettiğini ifade ediyor.
Duygu: Hüzün, pişmanlık ve çaresizlik ön plana çıkıyor. Şarkı söyleyen kişi, aşkın gidişine üzülüyor ve bu durumu kabul edemiyor.
Anahtar Kelimeler: "Bilemedik kıymetini", "terk ediyor", "öpemedim", "yüreğim gidiyor", "acısız", "insaf", "aşk oyuncak" — Bu kelimeler ilişkinin değerinin anlaşılmaması, kayıp ve duygusal zorlanmayı vurguluyor.
Notable Line: "Aşk seni de beni de terk ediyor" — Bu satır, şarkının ana mesajını özetliyor, aşkın hem şarkı söyleyen kişiyi hem de diğerini terk ettiğini belirtiyor.

2. İkinci Kıta:

"Sen değilsin ömrümü cehennemde dağlayan
Sen değilsin gördüğüm bir sözle aşk ağlayan
Değişmez değil ama perperişan hayallerim
Geçecek elbet aşkla serbi hayal saatlerim
Hüsranım güzel ama çok fazla bu zevallerim
Çektiğim intikam olsun"

Analiz:

Tema: İkinci kıta, bir tür eleştiri ve hayal kırıklığı taşır. Şarkı söyleyen kişi, sevgilisini, aşkın acı veren yüzüyle karşılaştırıyor ve yaşadığı travmaları dile getiriyor.
Duygu: Acı, hayal kırıklığı, intikam isteği ve bıkkınlık yer alıyor. Aşkın acısı, geçen zaman ve yaşanan hüsranla birlikte yoğunlaşıyor.
Anahtar Kelimeler: "Cehennem", "sözle aşk ağlayan", "perperişan hayallerim", "zevallerim", "intikam" — Bu kelimeler, aşkın hem acı verici yönlerini hem de geçmişe dair yaşanan olumsuz duyguları vurguluyor.
Notable Line: "Çektiğim intikam olsun" — Bu satır, şarkı söyleyen kişinin, yaşadığı duygusal acıyı bir tür intikamla sonlandırma isteğini dile getiriyor.

3. Üçüncü Kıta:

"Can özüm öpmek ister o mübarek ellerini
Arşivlerden aradım kayıp resimlerini
Yazacaklar alnıma aşkın isimlerini
Çıkartan perişan olsun"

Analiz:

Tema: Bu kıta, geçmişe dönük bir özlem ve pişmanlık taşıyor. Şarkı söyleyen kişi, sevdiği kişinin kaybolan izlerini arıyor ve aşkın adıyla tanımlanan bir geleceği dile getiriyor.
Duygu: Özlem, pişmanlık ve kaybetme acısı yoğun bir şekilde hissediliyor. Geçmişteki güzel anılara duyulan özlem, gelecekte aşkın adıyla yeniden yazılmaya çalışılıyor.
Anahtar Kelimeler: "Can özüm", "öpme", "kaybolan resimler", "alnıma yazılacaklar" — Bu kelimeler, kaybedilen aşk ve hatırlanan güzel anların özlemiyle ilgili.
Notable Line: "Yazacaklar alnıma aşkın isimlerini" — Bu satır, şarkı söyleyen kişinin, aşkın geçmişteki anılarını taşımayı, belki de bir hatırlatma olarak alnına yazmayı dilemesini ifade ediyor.

Genel Değerlendirme:

Tema: Şarkı, kaybolan aşkın ardından duyulan pişmanlık, acı ve özlemi işler. Aşkın terk edişi ve yaşanan hayal kırıklıkları, şarkının ana temalarını oluşturuyor. Ayrıca, kaybedilen aşkın ardından intikam ve yeniden yazılacak güzel hayaller dile getiriliyor.
Duygusal Yön: Şarkı, oldukça derin bir hüzün ve pişmanlık taşırken, içinde intikam ve özlem gibi duygusal unsurları da barındırıyor. Şarkı söyleyen kişi, kaybın acısını ve bunun getirdiği duygusal zorlanmayı dile getiriyor.
Müzikal ve Sözsel Anlam: Şarkının sözleri, bir ilişkinin bitişi sonrası yaşanan karmaşık duyguları ortaya koyuyor. Hem kaybedilen ilişkinin acısı hem de geleceğe dair umudu kaybetme durumu şarkıda izleniyor. Şarkının müziğiyle birlikte, dinleyiciye güçlü bir duygu aktarımı yapması bekleniyor.

MADRİGAL - BİR SEVMEK BİN DEFA ÖLMEK DEMEKMİŞ ŞARKI SÖZLERİ

Aşkın şarabından

Bilmeden içtim

Sevda yolundan

Bilmeden geçtim

Aşkın bir alevmiş

Yar yar

Bir ateş parçası

Bilmeden gönlümü

Ateşe verdim

Bilmeden gönlümü

Ateşe verdim

Bir sevmek bin defa

Ölmek demekmiş

Bir sevmek bin defa

Ölmek demekmiş

Bin defa ölüp de

Hiç ölmemekmiş

Bin defa ölüp de

Ölememekmiş

Şarabı zehirmiş

İçtikçe öldüm

Yolu hep uçurum

Düştükçe öldüm

Aşkın bir alevmiş

Yar yar

Bir ateş parçası

Ateşe gönlümü

Yaktıkça öldüm

Ateşe gönlümü

Yaktıkça öldüm

Bir sevmek bin defa

Ölmek demekmiş

Bir sevmek bin defa

Ölmek demekmiş

Bin defa ölüp de

Hiç ölmemekmiş

Bin defa ölüp de

Ölememekmiş

"Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş" - MADRİGAL (Şarkı Sözleri Analizi)

1. Aşkın Şarabından / Bilmeden İçtim

Tema: Aşkın masum başlangıcı, farkında olmadan derinleşen bir bağ.
Duygusal Anlam: Bu dizede, şarkıcı aşkı bir içki gibi metaforlaştırıyor. Aşkı, farkında olmadan içmiş olması, aşka kapılmanın bazen bilinçli değil, duygusal bir dürtüyle gerçekleştiğini anlatıyor.
Anahtar Kelimeler: Şarap, içmek, aşk.

2. Sevda Yolundan / Bilmeden Geçtim

Tema: Sevdanın tehlikeleri, bilinçsizce girilen bir yol.
Duygusal Anlam: Burada da, sevdanın yoluna girmeyi istemeden, farkında olmadan kabul etmiş. Bu, aşkın bazen insanı sürüklediği ve bireylerin aşkı yaşarken kontrolü kaybettikleri bir durumu yansıtıyor.
Anahtar Kelimeler: Sevda, yol, geçmek.

3. Aşkın Bir Alevmiş / Bir Ateş Parçası

Tema: Aşkın tehlikeli, yakıcı doğası.
Duygusal Anlam: Aşk, burada bir ateş metaforuyla tanımlanmış. Bu, aşkın hem cezbedici hem de yakıcı, yıkıcı yönünü anlatıyor. Ateşe gönlünü vermek, kendini bir şekilde ateşe atmak anlamına geliyor.
Anahtar Kelimeler: Alev, ateş, gönül.

4. Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş

Tema: Aşkın acı veren, yıkıcı etkisi.
Duygusal Anlam: Bu nakarat, şarkının ana temasını oluşturuyor. Aşkı bir tür ölümle özdeşleştiriyor. Aşkı yaşamak, sık sık ölmek gibidir; bir sevda, bir kayıp, bir acı demektir. Her bir sevda deneyimi, bir kaybı ve bitişi temsil eder.
Anahtar Kelimeler: Sevmek, ölüm, bin defa.

5. Bin Defa Ölüp de / Hiç Ölmeme

Tema: Aşkın sonsuz acısı, ama aynı zamanda duygusal hayatta kalma.
Duygusal Anlam: Bu dizeler, duygusal olarak ölmek ve yeniden hayata dönmek arasında bir çelişki yaratır. Aşk, fiziksel ölümle değil, daha çok içsel bir çöküşle tanımlanır. Birçok kez "ölmek" ama bir şekilde hayatta kalmak, duygusal iyileşme sürecine işaret eder.
Anahtar Kelimeler: Ölüm, hiç ölmemek, hayatta kalma.

6. Şarabı Zehirmiş / İçtikçe Öldüm

Tema: Aşkın yıkıcı etkisi, şarabın zehirle karışması.
Duygusal Anlam: Burada aşk, bir zehir gibi tanımlanıyor. Şarap içmek, aşkı kabul etmek gibidir ama bu zehirli içki, içildikçe zararlı hale gelir. Aşkın başlangıçtaki tatlı etkisi, zamanla acı verir.
Anahtar Kelimeler: Şarap, zehir, içmek, ölüm.

7. Yolu Hep Uçurum / Düştükçe Öldüm

Tema: Aşkın tehlikeleri ve düşüşler.
Duygusal Anlam: Aşk, uçurum gibi bir yolculuk haline gelir. Her düşüş, bir ölümü ve yıkımı simgeler. Uçurumun kenarında olmak, tehlikeli ve dengesiz bir durumu anlatır.
Anahtar Kelimeler: Uçurum, düşmek, ölüm.

8. Ateşe Gönlümü / Yaktıkça Öldüm

Tema: Aşkın yıkıcı, kavurucu etkisi.
Duygusal Anlam: Aşkın gönlü yakması, içsel bir ölüm gibi tasvir edilmiştir. Kişi, aşka kendini verdiği her an daha da "ölür." Yavaş yavaş tükenmek, duygusal olarak bir erimeyi simgeler.
Anahtar Kelimeler: Ateş, gönül, yakmak, ölüm.

Genel Değerlendirme

Bu şarkı, aşkın acı veren ve yıkıcı doğasını derinlemesine keşfeder. Şarkının genel havası, bir kişinin aşkla yaşadığı duygusal çöküşü ve acıyı tasvir eder. Aşkın başlangıcındaki masumiyetin, zamanla yerini kayıplara, hayal kırıklıklarına ve bitişlere bıraktığı anlatılır. Şarkının dilinde kullanılan metaforlar — şarap, ateş, zehir, uçurum — aşkın hem cezbedici hem de tehlikeli yönlerine işaret eder. “Bir sevmek bin defa ölmek demekmiş” dizesi, aşkın insan ruhunu nasıl her an öldürebilecek kadar güçlü bir etki yaratabileceğini ifade eder. Aşk, bir tür sürekli ölüm ve yeniden doğuş süreci olarak ele alınmıştır.

ECE SEÇKİN - KÖR BIÇAK ŞARKI SÖZLERİ

Bir dağ gibi

Bir taş gibi

Duruyorsun önümde

Dilsiz gibi

Yüzündeki o yalan,

Bana artık kaybolan

Elimdeki bu kalan

Bir hiç sanki

Kabusumdun uyandım

Bir yalandın inandım

Düştüğüm her çukurda

Yine sana uzandım

Ah gidiyorsan kanarım

Çırpınır mı kanadım

Sana kör bir bıçağım

Susarım Susarım susarım

Aşkı böyle bırakıp

Ziyan etme yanılıp

Yalan olsa sarılıp

Yanalım yanalım yanalım

Kapı gibi... Duvar gibi...

Kalbin bana sağır gibi

Sen de şifa arayan, içimde hep sızlayan,

boşuna bu kanayan yara bil ki

Kabusumdun uyandım

Bir yalandın inandım

Düştüğüm her çukurda

Yine sana uzandım

Ah gidiyorsan kanarım

Çırpınır mı kanadım

Sana kör bir bıçağım

Susarım Susarım Susarım

Aşkı böyle bırakıp

Ziyan etme yanılıp

Yalan olsa sarılıp

Yanalım yanalım yanalım

Kabusumdun uyandım

Bir yalandın inandım

Düştüğüm her çukurda

Yine sana uzandım

Ah gidiyorsan kanarım

Çırpınır mı kanadım

Sana kör bir bıçağım

Ah gidiyorsan kanarım

Çırpınır mı kanadım

Sana kör bir bıçağım

Susarım susarım susarım

Aşkı böyle bırakıp

Ziyan etme yanılıp

Yalan olsa sarılıp

Yanalım yanalım yanalım

1. Kıta:

"Bir dağ gibi / Bir taş gibi / Duruyorsun önümde / Dilsiz gibi"
- Burada, şarkının sözleri bir kişinin duygusal olarak uzak ve katı olduğunu anlatıyor. Dağ ve taş gibi bir imaj kullanımı, kişinin duygusal anlamda sabit ve soğuk olduğunu ima eder. "Dilsiz gibi" ifadesi de, bu kişiye karşı duyulan iletişimsizlik hissini pekiştiriyor.
"Yüzündeki o yalan, / Bana artık kaybolan / Elimdeki bu kalan / Bir hiç sanki"
- Yüzdeki yalan, şarkıcının bir zamanlar inandığı ama şimdi farkına vardığı bir aldatmacayı temsil eder. "Bir hiç sanki" ifadesi de, artık geriye kalan şeyin anlamsızlık ve boşluk olduğunu vurguluyor.

Nakarat:

"Kabusumdun uyandım / Bir yalandın inandım / Düştüğüm her çukurda / Yine sana uzandım"
- Şarkıcının kabus gibi hissettiği, ama sonunda uyandığı bir ilişkinin betimlemesi yapılıyor. İnandığı şeyin aslında bir yalan olduğunu fark etmesi, hayal kırıklığını ve dehşeti ortaya koyuyor. Yine de, her düşüşte eskiye dönme arzusunun devam etmesi, duygusal bağlılığın zorluğunu anlatıyor.

Köprü:

"Ah gidiyorsan kanarım / Çırpınır mı kanadım / Sana kör bir bıçağım / Susarım Susarım susarım"
- Bu sözlerde, şarkıcı, gitmesi durumunda duyacağı acıyı ve tükenmişliği anlatıyor. "Kör bir bıçak" metaforu, duygusal olarak zarar verme potansiyeline sahip olsa da, ne yazık ki bunun bir anlamı olmadığına, sessiz kalmasına işaret ediyor. Susmak, içsel acıyı ifade etmekten kaçınmak anlamına gelir.

2. Kıta:

"Kapı gibi... Duvar gibi... / Kalbin bana sağır gibi / Sen de şifa arayan, içimde hep sızlayan, / boşuna bu kanayan yara bil ki"
- "Kapı gibi" ve "duvar gibi" ifadeleri, kişinin kalbinin kapalı olduğunu ve duygusal engellerle çevrili olduğunu ima eder. "Sağır gibi" ise, şarkıcının duygularının duyulmadığını hissettiğini anlatıyor. Sonraki satırlarda, "kanayan yara" ifadesi, bu ilişkinin açtığı duygusal yarayı vurgular.

Genel Değerlendirme:

Temalar:

Aldatma ve Hayal Kırıklığı: Şarkının ana teması, aldatılma ve sevilen kişinin duygusal olarak uzaklaşmasıdır. Bu, özellikle "yüzündeki o yalan" ve "kabusumdun uyandım" gibi ifadelerle açıkça dile getirilir.
Duygusal Bağımlılık ve Çekişme: Şarkıcının duygusal olarak bağlandığı kişi, ona zarar verse de, ondan vazgeçememek ve sürekli ona doğru uzanmak anlatılır. Bu, sevginin ve bağlılığın ne kadar karmaşık ve acı verici olabileceğini gösterir.

Duygular:

Acı, Çaresizlik ve İsyan: Şarkı boyunca yoğun bir acı ve isyan havası hakim. Şarkıcı, hem duygusal hem de fiziksel olarak bu ilişkiden ötürü kanadığını ifade eder.
Öfke ve İsyan: "Kör bir bıçak" gibi ifadeler, duygusal öfkenin ve yıkımın bir simgesidir. Şarkıcının hem kendine hem de karşısındaki kişiye karşı hissedilen bir nevi öfke de bu sözlerde belirgindir.

Önemli Satırlar ve Metaforlar:

"Kör bir bıçak": Şarkıcının hem kendine hem de karşı tarafa zarar verme potansiyelini simgeliyor, ama bu zarar kör bir şekilde, duygusal anlamda anlaşılmadan, bilinçsizce gerçekleşiyor.
"Bir hiç sanki": Burada, geriye kalan şeyin anlamsızlık olduğu anlatılmakta. Bu ifade, kaybolan bir değerin ya da anlamın acısını ifade eder.

Sonuç:

"Kör Bıçak", kaybolan bir aşkın ve güvenin acısıyla yüzleşen, duygusal olarak çökmüş birinin hikayesini anlatıyor. Şarkı, aldatılmanın, hayal kırıklığının ve duygusal bağımlılığın güçlü bir şekilde dile getirilmesiyle dikkat çeker. Sözlerindeki karamsarlık, yalnızlık ve acı, şarkıyı duygusal olarak yoğun kılar.

MAVİ GRİ - İŞLEMEDİĞİM BİR SUÇ ŞARKI SÖZLERİ

ah yerim yok yurdum yok

yalnızca sana evim desem de kovuldum ama

hic tadim yok bugünlerde iyice saldım

hayır yok benden

dokunma bana

neyim ben

ne için yaşıyorum

kendimden bir başka ben

taşıyorum

islemedigim bir sucun cezasını çekiyorum

bu yuzden

istemedigim halde senden kurtulmayi seciyorum

buna mecburum bebeğim günahı boynuma biliyorum

sen benden gitmissin coktan ben sana yeni geliyorum

Şarkı: MAVİ GRİ - İŞLEMEDİĞİM BİR SUÇ

1. Kıta: "ah yerim yok yurdum yok
yalnızca sana evim desem de kovuldum ama
hic tadim yok bugünlerde iyice saldım
hayır yok benden
dokunma bana"

Temalar: Yalnızlık, terk edilme, içsel boşluk
Duygular: Şarkının bu kısmında kişi, hem fiziksel hem de duygusal bir kaybolmuşluk hissiyatı yaşıyor. "Yerim yok, yurdum yok" gibi ifadelerle, kendini kaybolmuş, evsiz hissediyor. "Sana evim desem de kovuldum" ise terk edilme duygusunu pekiştiriyor. Ayrıca, "hic tadim yok bugünlerde" ifadesiyle, ruhsal bir tükenmişlik ve hayata karşı bir ilgisizlik de hissediliyor.
Öne Çıkan Kelimeler: Ev, kovulmak, tad, salmak, hayır
Not: Bu kıta, kişinin duygusal ve fiziksel bir yıkım içinde olduğunu gösteriyor. Huzursuzluk ve çaresizlik hisleri öne çıkıyor.

2. Kıta: "neyim ben
ne için yaşıyorum
kendimden bir başka ben
taşıyorum"

Temalar: Kimlik arayışı, içsel çatışma
Duygular: Burada kişi, kimlik bunalımı yaşıyor. "Neyim ben?" ve "Ne için yaşıyorum?" gibi sorular, varoluşsal bir sorgulama anlamına geliyor. "Kendimden bir başka ben taşıyorum" ifadesi ise kişinin, içsel bir çatışma içinde olduğunu ve kendisini kaybolmuş hissettiğini ortaya koyuyor.
Öne Çıkan Kelimeler: Kimlik, yaşamak, ben
Not: Şarkıda bir arayış ve kimlik bulma çabası var, ancak kişi bunu başarabilmiş gibi görünmüyor. Bu kıta, şarkının karamsar havasına katkı sağlıyor.

3. Kıta: "islemedigim bir sucun cezasını çekiyorum
bu yuzden
istemedigim halde senden kurtulmayi seciyorum
buna mecburum bebeğim günahı boynuma biliyorum
sen benden gitmissin coktan ben sana yeni geliyorum"

Temalar: Suçluluk, zorunluluk, ayrılık
Duygular: Bu kıta, suçluluk ve çaresizlik duygusunun ağır bastığı bir bölümdür. Kişi, "işlemediğim bir suçun cezasını çekiyorum" diyerek, üstlendiği sorumlulukları ve suçluluk hissini dile getiriyor. "Senden kurtulmayı seçiyorum, buna mecburum" ifadesi ise bir ayrılığın kaçınılmaz olduğunu anlatıyor. Ancak kişi, bu ayrılıktan dolayı bir tür suçluluk da hissediyor, çünkü "günahı boynuma biliyorum."
Öne Çıkan Kelimeler: Suç, ceza, kurtulmak, mecburiyet, günah
Not: Bu kıta, şarkının en dramatik kısmını oluşturuyor. Kişinin zor bir ayrılık yaşadığı, buna rağmen bu ayrılığın gerektiği bir durum olduğu vurgulanıyor.

Genel Değerlendirme:

Temalar: Yalnızlık, terk edilme, suçluluk, içsel çatışma, kimlik arayışı, zorunluluk, ayrılık
Duygular: Şarkı boyunca belirgin olan duygular, yalnızlık, kaybolmuşluk, çaresizlik ve suçluluk. Kişi hem dış dünyada hem de içsel dünyasında bir boşluk hissediyor. Ayrılık, zorunluluk ve suçluluk gibi temalar öne çıkarken, aynı zamanda bir kurtuluş isteği de var.
Genel Mesaj: Kişi, bir suç işlemediğini iddia ederken, içsel bir ceza çekiyor. Bu, bir ilişkide ya da hayatında geçmişteki hatalardan, terk edilmekten ya da bir kayıptan dolayı duyduğu suçluluğun bir yansıması olabilir. Ayrılmak zorunda kalıyor, ancak bunun getirdiği ağır duygusal yüklerden kurtulmaya çalışıyor.

Şarkı, genel olarak karamsar ve duygusal açıdan yoğun bir atmosfer yaratıyor. Kişinin içsel dünyasındaki çelişkiler, dış dünyadaki ilişkisel zorluklarla birleşiyor ve dinleyiciye bir mücadele ve ıstırap duygusu taşıyor.

LVBEL C5, AKDO, ALIZADE - kAHpE ŞARKI SÖZLERİ

Wow, İstanbul

(Ver bakıyım AKDO)

Wow, şimdi, ha

Şimdi, şimdi, wow

Kahpe felek bana bir kere gülse

Su vermeyin ona solmuş bi' gülse

Değişmez insanlar dünya da dönse

Onları bıçaklayın konuşanı götse (Hah)

Sanki cehennem duman altı oda

Ediyo'sun dua, ediyo'sun dua (Hrr)

Bunlara bi' kaşık bile yok suda

Yapmıştım eskiden Porsche kuma

İstanbul, Avrupa

Beş kız var, hepsi de yan yana

Yan yana, Honda üstten iki mi?

Seni beş dakikalık yapan kaldıramaz, ha

Paralarla götümü siliyorum, ben zenginim (Ah, bitch)

Bana yaklaşmak için Porsche ver, bebeğim (Grr)

Paranı boşa harcama boşa, gel vereyim

Private jet, beyaz kart tek isteğim (Ah, ah-meow)

Be-benim booty büyük, ben gece gündüz yapmam kas (Grr)

Oğlum, sen bi' sus, at-atarım makas

Benim konuşmam Rus, Türk, ruhum elmas (Grr, ah)

Oynatırım parmağımda sanki rakkas (Ah, tantuni)

En sevdiğim kahpe ALIZADE (ALIZADE)

Düşürdüm erkekleri tencereye de

Namusumu unuttum mahallede (Ah, eh)

Bana "Kahpe" dediler, n'oldu be? (A-a-ah, a-a-ah)

En sevdiğim kahpe ALIZADE (ALIZADE)

Pişirdim erkekleri tencerede

Namusumu unuttum mahallede

Bana "Kahpe" dedin, n'oldu be-be-be?

Wow, kahpe felek bana bir kere gülse (Ah-ah-ah)

Su vermeyin ona solmuş bir gülse (Ah-ah-ah)

Değişmez insanlar dünya da dönse (Ah-ah-ah)

Onları bıçaklayın konuşanı götse (Hah)

Sanki cehennem duman altı oda

Ediyo'sun dua, ediyo'sun dua (Hrr)

Bunlara bi' kaşık bile yok suda

Yapmıştım eskiden Porsche kuma

(Ver bakiyim AKDO

Ver-ver-ver bakiyim AKDO

Ver-ver—

Ver-ver bakiyim AKDO

Ver-ver—

Lvbel C5 baba

Ver-ver—, slay)

Yazar: LVBEL C5

Yayın Tarihi: 28 Şubat 2025

Kıta Kıta Analiz:

1. Kıta:

"Kahpe felek bana bir kere gülse / Su vermeyin ona solmuş bi' gülse / Değişmez insanlar dünya da dönse / Onları bıçaklayın konuşanı götse (Hah)"

Bu kıtada, şarkıcı, hayatının zorluklarıyla ve insan ilişkilerindeki haksızlıklarla baş etmeye çalışan bir kişi olarak tanımlanıyor. "Kahpe felek" ifadesi, kaderin adaletsizliğini simgeliyor ve şarkıcı, feleğin kendisine gülmesini dilemekte, ama aynı zamanda zor bir durumda olduğunu ifade etmekte. "Onları bıçaklayın konuşanı götse" ise çok sert ve öfkeli bir dile getiriliş, düşmanlarına veya eleştirilerine karşı şiddetli bir tepkiyi simgeliyor. Bu, şarkıcının dış dünyaya ve ona yapılan haksızlıklara karşı duyduğu öfkeyi ortaya koyuyor.

2. Kıta:

"Sanki cehennem duman altı oda / Ediyo'sun dua, ediyo'sun dua (Hrr) / Bunlara bi' kaşık bile yok suda / Yapmıştım eskiden Porsche kuma"

Bu dizede, cehennem gibi bir ortamda olduğu ve insanlar için bir şeyler yapmanın zor olduğu anlatılıyor. "Bunlara bi' kaşık bile yok suda" ifadesi, bazı insanların çok basit şeylerden bile mahrum olduğunu vurgularken, şarkıcının geçmişteki lüks yaşamı ("Porsche kuma") ile şimdiki durumunu karşılaştırıyor. Burada, bir tür hayal kırıklığı ya da maddi gücün sağladığı tatminin geride kalmış olması söz konusu.

3. Kıta:

"İstanbul, Avrupa / Beş kız var, hepsi de yan yana / Yan yana, Honda üstten iki mi? / Seni beş dakikalık yapan kaldıramaz, ha"

Bu kısımda şarkıcı, İstanbul'un gösterişli ve lüks yaşamını ve şehirdeki ilişkileri anlatıyor. "Beş kız var, hepsi de yan yana" gibi ifadeler, şarkıcının etrafındaki sosyal ortamı ve belki de şöhretinin getirdiği dikkatleri ifade eder. "Seni beş dakikalık yapan kaldıramaz" ifadesi ise şarkıcının kendisini fazla değerli ve güçlü gördüğünü gösteriyor, kısa süreli ilişkileri, kalıcı ve anlamlı bir şey olarak değerlendirmiyor.

4. Kıta:

"Paralarla götümü siliyorum, ben zenginim (Ah, bitch) / Bana yaklaşmak için Porsche ver, bebeğim (Grr) / Paranı boşa harcama boşa, gel vereyim / Private jet, beyaz kart tek isteğim (Ah, ah-meow)"

Bu dizede, şarkıcı zenginliğiyle övünüyor. "Paralarla götümü siliyorum" gibi küfürlü ve argo ifadeler, onun maddi gücünü vurgularken, zenginliğin getirdiği üstünlük hissini de ortaya koyuyor. Porsche ve private jet gibi markalar ve lüks şeyler, onun yaşam tarzının simgeleri. Burada, şarkıcının maddi başarısı ve toplumsal statüsüyle gururlandığı anlaşılıyor.

5. Kıta:

"Be-benim booty büyük, ben gece gündüz yapmam kas (Grr) / Oğlum, sen bi' sus, at-atarım makas / Benim konuşmam Rus, Türk, ruhum elmas (Grr, ah) / Oynatırım parmağımda sanki rakkas (Ah, tantuni)"

Bu kısımda, şarkıcı bedensel özelliklerine, yaşam tarzına ve kültürel kimliğine göndermelerde bulunuyor. "Ruhum elmas" gibi ifadeler, içsel değerini ve özgünlüğünü yüceltirken, "parmağımda sanki rakkas" ifadesi ise şarkıcının sosyal çevresinde ve dünyasında gücünü ve cazibesini simgeliyor.

6. Kıta:

"En sevdiğim kahpe ALIZADE (ALIZADE) / Düşürdüm erkekleri tencereye de / Namusumu unuttum mahallede (Ah, eh) / Bana 'Kahpe' dediler, n'oldu be? (A-a-ah, a-a-ah)"

Burada, "kahpe" terimi, toplumun etik ve ahlaki yargılarına karşı bir meydan okuma gibi duruyor. ALIZADE isimli bir kadına duyduğu ilgi veya bağlılık, şarkıcının yaşam tarzı ve toplumsal normlara karşı olan duruşunu ifade ediyor. Ayrıca "namusumu unuttum mahallede" gibi ifadeler, toplumun değerlerine karşı duyduğu bir kayıtsızlık veya isyanı simgeliyor.

Genel Değerlendirme:

Bu şarkı, modern yaşamın ve şöhretin getirdiği toplumsal normlardan sapmalar, öfke, lüks ve bireysel güç vurgusu yapıyor. Şarkı sözlerinde, şarkıcının öfkesinin, zenginliğinin, gücünün ve toplumsal eleştirilerinin etkisi açıkça görülebiliyor. Argo dil ve küfürlü ifadeler, şarkıcının kimliğini ve tavrını sert bir şekilde ifade ederken, aynı zamanda topluma karşı bir isyan ve meydan okuma içeriyor.

Genel olarak şarkı, toplumun değer yargıları, sınıf farkları, zenginlik, sosyal ilişkiler ve bireysel güç temalarını işliyor. Şarkıcının hayattaki zorluklarla ve adaletsizlikle mücadele ettiği, ancak buna rağmen gücünü ve şöhretini kutladığı bir durumu yansıtıyor.

ZİYNET SALİ - UYKU TUTMADI ŞARKI SÖZLERİ

Bi selam bi duruş bi bakış

Her şey kalbe giden son akış

Geri sarmak zor olanı biteni

Şu ana odaklan sonuçla barış

Ne bana tutun ne de ona

En çok kendinle kendinle olana

Of kime sorsam sorularımı

Of kimden alsam tutkularımı

Of aşk dilesem mi gece yarısı

Of ki ne of

Yatağımda dönüp durdum

Hala uyku tutmadı...

Yazar: Onur Baştürk

Yayın Tarihi: 28 Şubat 2025

Zeynet Salı'nın "Uyku Tutmadı" adlı şarkısının sözleri, aşk, içsel sorgulamalar ve duygusal karmaşayı derinlemesine işliyor. Şarkının sözlerine kıta kıta bakarak, anlamları ve duygusal derinliklerini inceleyelim.

1. Kıta:

"Bi selam bi duruş bi bakış / Her şey kalbe giden son akış"

Bu açılış, şarkının duygusal tonunu belirliyor. "Selam", "duruş" ve "bakış" kelimeleri, yüzeydeki küçük ama önemli anları temsil ediyor; bu anların kalbe giden yolu açtığı anlatılıyor. Aşkın doğası, ilk bakışta hissettirdiği güçlü etkilerle tanımlanıyor.

"Geri sarmak zor olanı biteni / Şu ana odaklan sonuçla barış"

Geçmişi geride bırakmanın zorluğu vurgulanıyor. Kişinin geçmişteki hatalar veya kayıplar üzerinde durmak yerine, şu ana odaklanması gerektiği ifade ediliyor. Bu, geçmişin getirdiği yüklerden kurtulma ve anı yaşama önerisiyle bir anlam kazanıyor.

"Ne bana tutun ne de ona / En çok kendinle kendinle olana"

Burada, dışsal bağlardan ziyade içsel huzura vurgu yapılıyor. Başkalarına tutunmak yerine, kişinin kendi içsel yolculuğuna ve kendisiyle barışık olmasına yönlendirme yapılmış.

2. Kıta:

"Of kime sorsam sorularımı / Of kimden alsam tutkularımı"

Burada bir kafa karışıklığı, belirsizlik ve içsel arayış söz konusu. Soruların cevapsız kalması ve tutkunun kaybolması, bireyin ruhsal durumundaki boşlukları ve çelişkileri simgeliyor.

"Of aşk dilesem mi gece yarısı / Of ki ne of"

Aşkın belirsizliği ve bu arzunun gece yarısında daha da belirginleşen yoğunluğu anlatılıyor. Bu dizedeki "Of" tekrarı, duygusal bir çıkmazı ve kararsızlığı yansıtıyor.

"Yatağımda dönüp durdum / Hala uyku tutmadı..."

Şarkının finali, içsel huzursuzluk ve uyku eksikliğiyle noktalanıyor. Bu satırlar, şarkının başlangıcındaki karmaşık düşüncelerin bedensel bir yansıması gibi. Uyku, ruhsal sükunetin simgesi olarak kullanılmakta, ancak bu huzur bulunamamış ve kişi düşüncelerinin içinde sıkışıp kalmıştır.

Genel Değerlendirme:

Şarkının sözlerinde, aşkın ve içsel huzursuzluğun bir yansıması olarak belirsizlik ve sorgulama ön plana çıkıyor. Her kıta, bir duygusal karmaşayı, aşkla ilgili takıntılı düşünceleri ve bir çıkışı arayışını dile getiriyor. Aynı zamanda "ne bana tutun ne de ona" gibi ifadelerle bireysel bir arayış ve özdeğer vurgusu yapılıyor.

Şarkının genel teması, aşkın, tutkunun ve kendi iç yolculuğunun sorgulandığı bir zihin durumunu betimliyor. Şarkı, dinleyiciyi duygusal bir yansıma ve içsel hesaplaşmaya davet ediyor. Salı, şarkısında güçlü bir duygusal bağ kurarken, bir yandan da kişisel huzuru ve içsel barışı bulma çabalarını anlatıyor.

GÜNEŞ - BEYAZ SAYFALAR ŞARKI SÖZLERİ

GÜNEŞ - BEYAZ SAYFALAR ŞARKI SÖZLERİ

1. Kıta:

“Belki biraz hatalıydım
Yine de beni arar mıydın
Gece boyu gözüm kaldı yolda
Dolup boşalıyor yine tonla bardak
Geçmişe uzanamam ama o beni tutar
İçimdekini görsen bile hissedemezsin beni tanımışsın gibi”

Analiz:

Bu kıta, şarkıcının geçmişe dair bir suçluluk ve pişmanlık duygusunu ifade ettiğini gösteriyor. İlk üç satırda, şarkıcı hatalarını kabul etmekle birlikte, geçmişteki ilişkileri veya durumu yeniden düzeltebileceğini sorguluyor. "Beni arar mıydın?" sorusu, yalnızlık ve bir kaybı arzulama hissini taşır.
"Gece boyu gözüm kaldı yolda" ve "Dolup boşalıyor yine tonla bardak" satırları, şarkıcının yalnızlığını ve içsel boşluğunu sembolize eder. Bu, içki ve geceyi birer kaçış yolu olarak kullanma ima eder.
Geçmişe uzanmanın imkansızlığı ve içinde bulunduğu ruh halinin karmaşıklığı, "Geçmişe uzanamam ama o beni tutar" satırında belirginleşiyor. Şarkıcı, geçmişin kendisini etkilemeye devam ettiğini kabul ediyor ama yine de onu değiştiremediğini fark ediyor.
Son olarak, "İçimdekini görsen bile hissedemezsin" ifadesi, şarkıcının yaşadığı duyguların yüzeyde görülse de, karşıdaki kişinin bunu gerçekten hissetmeyecek kadar uzak olduğuna dair bir içsel yalnızlık ve eksiklik duygusu taşıyor.

2. Kıta:

“Çok geç değil
Senin suçun değildi
Bazen beyaz sayfalar kirlenir kendinden
Sana sözüm bu iyileştiğimden değil de
Artık alıştığımdan olgunlaştım”

Analiz:

"Çok geç değil" ifadesi, şarkıcının hala bir şeyleri değiştirebileceğine dair bir umut taşıdığını gösteriyor. Ancak bu umut, "Senin suçun değildi" diyerek, karşı tarafı suçlamaktan kaçındığını ve sorumluluğu üzerine aldığını belirtiyor.
"Beyaz sayfalar kirlenir kendinden" metaforu, şarkıcının saf ve temiz bir başlangıcın bile zamanla hatalarla dolabileceğini kabul ettiğini gösteriyor. Beyaz sayfa, yeni bir başlangıcı ya da temiz bir ruh halini simgeliyor.
"İyileştiğimden değil de alıştığımdan olgunlaştım" satırı, şarkıcının aslında iyileşmektense zamanla yaşadığı olaylara ve duygusal yüküne alıştığını vurguluyor. Bu, olgunlaşmanın bir tür savunma mekanizması haline geldiğini ima eder.

3. Kıta:

“Rüyalarım saçma
Hiç tutarlı değildi
Çünkü eğer sana kalsa sen ordan da giderdin
Ama neden burda aynı şeytanlarla hep korumana muhtaçken ben
Edemedim tek bi söz
Korur beni kendimden”

Analiz:

"Rüyalarım saçma" ifadesi, şarkıcının zihnindeki karışıklığı ve hayal kırıklığını simgeliyor. Geleceğe dair umutlar veya hayaller de gerçeklikten uzak, tutarsız hale gelmiş.
"Eğer sana kalsa sen ordan da giderdin" satırı, şarkıcının ilişkideki karşı tarafın kaybolabileceği veya terk edebileceği hissine kapıldığını gösteriyor.
"Aynı şeytanlarla hep korumana muhtaçken ben" ifadesi, şarkıcının çevresindeki zorluklar ve olumsuzluklarla başa çıkmak için yardıma ihtiyaç duyduğunu anlatıyor. "Şeytanlarla" burada içsel mücadeleleri ve zorlukları simgeliyor.
"Korur beni kendimden" satırı, şarkıcının kendi içsel savaşlarıyla başa çıkamadığını ve bu yüzden dış bir müdahaleye ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Burada "kendimden korunma" bir tür savunma mekanizması olarak ortaya çıkıyor.

Genel Değerlendirme:

GÜNEŞ'in "Beyaz Sayfalar" şarkısı, duygusal bir çıkmaz ve içsel bir çatışma anlatıyor. Şarkıcı, geçmişteki hatalarına ve mevcut yalnızlığına dair bir farkındalık içindedir. Hem suçluluk hem de pişmanlık duyguları, geçmişin izlerini taşıyan bir ruh haliyle harmanlanmıştır. Şarkının genelinde, bir iyileşme süreci olsa da, aslında bu iyileşmenin bir alışkanlık haline geldiği vurgulanır. Beyaz sayfalar, saf ve temiz başlangıçları simgelese de, zamanla bunların bile kirlenebileceği fikri şarkının karamsar atmosferini güçlendiriyor.

Şarkının duygusal yoğunluğu, yalnızlık, içsel çatışma ve kabullenme temalarını işlerken, aynı zamanda yaşamın zorluklarına ve hataların getirdiği olgunlaşmaya da dikkat çeker. Bu şarkı, dinleyiciyi, duygusal travmalar ve olgunlaşma süreçleri üzerine düşünmeye sevk eder.

Berkay - Yas Tutarak Şarkı Sözleri

Geri dönüp bize bakamam

Yaşananı sorgulamam

Dev bir pişmanlık, kayıp zaman

Sana göre yine sıradan

Soracak bunu Yaradan

Yaktın içimi, ne güzel kaybettin

Göğsümden vurdun

Ellerden saydın

Bak yine sessiz kaldım

Senin de yüreğin yansın

Saftım, aptaldım

Sen bunu kullandın

Yaraları kendim sardım

İstemedim hiç yardım

Yas tutarak geçer sandım

Berkay’ın "Yas Tutarak" şarkısının sözlerinin Analizi

1. Kıta:

"Geri dönüp bize bakamam
Yaşananı sorgulamam
Dev bir pişmanlık, kayıp zaman
Sana göre yine sıradan
Soracak bunu Yaradan
Yaktın içimi, ne güzel kaybettin"

Tema ve Duygular: Bu kıta, bir ayrılık veya kayıp sonrası yaşanan pişmanlık ve üzüntüye odaklanıyor. Şarkıcı, geçmişi sorgulamak istemediğini ve yaşadığı kaybın derin izler bıraktığını ifade ediyor. "Dev bir pişmanlık, kayıp zaman" ifadesi, zamanın kaybolmuş olduğunu ve o dönemi geri alamayacağını vurguluyor.
Yaradan'a atıfta bulunarak, kişisel hesaplaşmalarına dair bir anlam arayışı da var, burada bir tür içsel sorgulama yer alıyor.
"Yaktın içimi, ne güzel kaybettin" satırı, ayrılığın acısını ve kaybedilen sevgiyi anlatırken, aynı zamanda buna karşı duyulan hüsranı da içeriyor.

2. Kıta:

"Göğsümden vurdun
Ellerden saydın
Bak yine sessiz kaldım
Senin de yüreğin yansın"

Tema ve Duygular: Burada, duygusal bir yaralanma ve terk edilmenin fiziksel etkileri anlatılıyor. "Göğsümden vurdun" ifadesi, duygusal acıyı fiziksel bir yaraya dönüştürüyor, bu da şarkının duygusal yoğunluğunu artırıyor.
"Ellerden saydın" kısmı ise, belki de şarkıcının sevgilisinin acıyı, onu terk etmenin ya da ona zarar vermenin bir tür hesaplaşması olarak algıladığını gösteriyor.
Şarkıcı, kendini sessiz bir şekilde savunmasız bırakmış ve karşısındaki kişiye bir tür intikam ya da adalet dileğinde bulunuyor: "Senin de yüreğin yansın" ifadesi, kaybedenin sadece bir taraf olmadığını ima ediyor.

3. Kıta:

"Saftım, aptaldım
Sen bunu kullandın
Yaraları kendim sardım
İstemedim hiç yardım
Yas tutarak geçer sandım
Yas tutarak geçer sandım"

Tema ve Duygular: Bu kıta, duygusal büyüme ve hayal kırıklığının bir ifadesi. Şarkıcı, geçmişteki saflığını ve aptallığını fark ederek, yaşadığı ilişkinin onu ne kadar fazla etkilediğini kabul ediyor. "Sen bunu kullandın" ifadesi, sevgilinin duygusal anlamda şarkıcının zaaflarını kötüye kullandığını anlatıyor.
"Yaraları kendim sardım" ve "İstemedim hiç yardım" satırları, bir tür yalnızlık ve bağımsızlık arzusunu ifade eder. Şarkıcı, acısını yalnız başına çekmeye karar veriyor ve başkalarından yardım istemiyor.
Sonunda "Yas tutarak geçer sandım" ifadesiyle, şarkıcı zamanla iyileşeceğini ve bu acının geçeceğini umarak bir umut taşıyor, ancak bu süreç çok daha zorlayıcı.

Genel Değerlendirme:

Şarkının sözleri, bir ilişkinin sonlanmasından sonra duyulan derin pişmanlık, acı ve kayıp üzerine kurulmuş. Şarkıcı, hem kendini hem de karşısındaki kişiyi suçluyor ve bu duygusal çatışmanın içinde kayboluyor. Ayrıca, duygusal iyileşmenin zaman alacağını ve bunun sadece yas tutarak geçebileceğini düşünüyor, ancak bu süreçte yalnız kalmayı tercih ediyor.

Duygusal derinlik açısından şarkı oldukça etkileyici ve samimi. Şarkının temaları, pişmanlık, kayıp, acı, yalnızlık ve içsel hesaplaşma gibi evrensel konuları içeriyor. Dil kullanımı sade ama anlam yüklü. Şarkıdaki duygusal yoğunluk, dinleyiciyi derinden etkileyebilir ve şarkıyı bir tür catharsis (arınma) olarak dinleyenlere hitap edebilir.

Özetle, Berkay’ın "Yas Tutarak" şarkısı, duygusal bir iyileşme sürecini anlatan ve yalnızlıkla başa çıkmaya çalışan bir insanın içsel çatışmalarını samimi bir şekilde ifade eden güçlü bir parçadır.

EBRU GÜNDEŞ - DUYGULARIM ŞARKI SÖZLERİ

EBRU GÜNDEŞ - DUYGULARIM DARMADAĞIN ŞARKI SÖZLERİ

Yanımda olamasan da

Sesini duyamasam da

Sen benden gitmiş olsan da

Seviyorum hala seviyorum

Özlüyorum seni

Bitiremedim bendeki seni seni

Seninle hayatı yaşamak isterken

Yalancı hayata katlandım derken

Sonumu bir mezar taşı beklerken

Neden acep neden acı neden ihanet?